SARAH WILLIS / İZ BIRAKANLAR UNUTULMAZ

Merhabalar,üç yıl önce aldığım ilk Martı kitaplarımdandır İz Bırakanlar Unutulmaz.Willis bu ilk romanıyla büyük bir çıkış yaparak,Stephan Crane Ödülü'ne layık görülmüş.Ancak şunu belirtmekte fayda var ki ben kitaptan hiç haz almamıştım.Öncelikle yazarın dili oldukça sade.On bir,on iki yaş aralığının bile okuyabileceği türden dil bakımından bakarsak eğer.Aynı zamanda karakterimizin babası bir ressam ama detaylara hiç inilmemiş.Bana göre karakterlerin işlenişi çok da iyi değildi.Oturtulamamıştı sanki.Dediğim gibi eğer alıp almamakta kararsız kaldıysanız,önceliğinizi bu kitaba vermeyin.Kısaca konusuna değinecek olursak;New York'ta yaşayan ve babasının mesleği dolayısıyla sürekli şehir değiştiren,bu yüzden sosyal yaşamında ve arkadaşlıklarında hayatı boyunca sorunlar yaşayan genç bir kızın hayatını anlatıyor. Dediğim gibi önceliğinizi başka kitaplara verin.Yine de arka kapağı şuraya bırakıverdim.Kitapla kalın!

 🔮ARKA KAPAK🔮

"Ben arkadaşlarıma hiç benzemiyorum,mesela kendime ait bir odam olmadı.Yaşadığım yerleri hatırlamıyorum,çünkü ressam olan babam gittiğimiz her yerden sıkılıyor.Kendisine ilham kaynağı bulmak için bizi oradan oraya sürüklüyor.Etrafımızdaki insanlar bizden çok farklı. Yıllarca aynı evde yaşayabiliyor;ayrıca kendilerine ait eşyaları bile var..." 

DAVID LEVITHAN / HER GÜN

Her gün farklı bedende. Her gün farklı hayatta. Her gün aynı kıza âşık. Uyandım. Anında kim olduğumu anlamam gerekti. Mesele sadece bedenim de değil… gözlerimi açtığımda kolumun renginin açık mı koyu mu olduğu, saçımın uzun mu kısa mı olduğu, şişman mı zayıf mı olduğum, kız mı erkek mi olduğum, yara bere içinde mi yoksa pürüzsüz mü olduğum… Her sabah farklı bir bedende uyanıyorsanız, vücut en kolay alışılan şey. Kavraması güç olabilen ise bedenin önceden yaşamış olduğu HAYAT. Her gün başka biriyim. Ben, kendimim; kendim olduğumu biliyorum ama ayrıca başka biriyim de. Hep böyle olageldi.

            Merhabalar,bugün sizlere Levithan'ın Her Gün isimli kitabını yorumlayacağım.Çok büyük bir hevesle başladım diyemeyeceğim.Ancak birkaç nokta dışında kitabı genel anlamda beğendim diyebilirim.Tanıtımdan da anlayabileceğimiz üzere kitabın ana karakteri A ve her gün başka bir kişinin bedeninde.Bu duruma fazlasıyla alışmış ve neden böyle olduğunu artık sorgulamıyor.Kitabın başlangıcında Justin isminde bir gencin bedeninde uyanıyor.  

             Normalde misafir olduğu bedenlere büyük saygı duyan ve hayatlarının akışını bozmamaya çalışan A,Justin'in kız arkadaşına aşık olunca olaylar biraz farklı yöne kayıyor.Her gün aşık olduğu kıza -Rhiannon'a- ulaşmaya çalışıyor farklı bedenlerde .Kitabın sonu eksik,kesinlikle devamı olmalıydı.Zaten var da.Duygusal manada yorucu. Eş cinsellikten tutun obeziteye kadar farklı noktalara değinmiş yazar.İkinci kitapkızın ağzından yazılmış ama almak gibi bir niyetim yok.Çünkü diyaloglarından tutun da olaylara kadar aynıymış.Herkese keyifli okumalar :)!

 İnstagram: @booktagram98
 Snapchat: idilluminati