
Kendi kendime, “Mert, oğlum bak, üniversiteyi mutlaka kazanman lazım!” diyordum...
Evet, üniversite sınavına girecek, büyük şehirlerden birindeki bir üniversiteyi kazanacak ve bu şehirden kurtulacaktım... Okuyacağım bölüm bile önemli değildi. İzmir veya İstanbul’daki üniversitelerden herhangi birindeki, herhangi bir bölüme kapağı atıp günümü gün ederek yaşamanın hayalini kuruyordum...
Zaten neşeli bir tipimdir, ortama alıştığım anda herkesi güldürmek ilk görevim olur. Bu sayede kısa sürede okulun en güzel kızını tavlayacak, grubun popüler çocuğu ben olacaktım...
Bizim memleketin erkeklerinin bir hayali vardır; Amerikan filmlerindeki yakışıklı, zengin, herkesin peşinden koştuğu adam olmak...
Hah işte, ben de tam o adam olmak istiyordum... Ama nereden bileyim sonradan başıma gelecekleri?
Başıma neler mi geldi? Yahu neler gelmedi ki... Dur dur, anlatacağım hepsini.
Abi, bildiğin efsane...
Merhaba dostlarım! Bugün İtirazım Var kitabının yorumuyla karşınızdayıııım :)
Kitaba ne ara başladım,ne ara okudum ve bitti bilemiyorum ama kesinlikle çok akıcıydı. Genel okuma türümün dışında ve okumaya alışık olmadığım konu üzerinde yazılmış olsa da,konusundan bahsedince siz de bana hak vereceksiniz.

Huylunun huyundan vazgeçmesi,arayışları bitmez,uzun sürer. Kendini,Allah'ı bulma süreci sancılı olsa da,sonunda hakikate kavuşur Mert'imiz. Spoiler olmamıştır umarım. Neyse; zaten konuyu,arka kapağı okuduğunuzda az çok tahmin edebiliyorsunuz. Kitabın güzelliği bu yolun duru ve akıcı aktarımında gizli.Allah Diyen Pense isimli bir kitap vardı martta okuduğum,konularını benzer bulsam da kesinlikle bu kitap daha merak ettiriyor. Okumaya başladığımda soru işaretleri vardı kafamda ama,elimden her bıraktığımda acaba şimdi ne olacak diyerek kitaba koşmuşum aslında.
İşte böyle sevgili dostlarım. Ben çok severek okudum,umarım siz de okur ve seversiniz.Kitapla kalın :) !